Hadi gidelim!
Speaker:Bu beni elektrikle idam mı edecek?
Speaker:Isso vai me eletrocutar?
Speaker:Bunu bağlayabileceğim bir yer var mı?
Speaker:Tem algum lugar onde eu possa plugar isso?
Speaker:Bunu fişe takabilir misin?
Speaker:Você poderia conectar isso?
Speaker:Bunun bağlantısını kesebilir misin?
Speaker:Você poderia desconectar isso?
Speaker:Bu tür bir fiş için bir adaptörünüz var mı?
Speaker:Você tem adaptador para esse tipo de tomada?
Speaker:Bu çıkış dolu.
Speaker:Esta tomada está cheia.
Speaker:Bir cihazı fişe takmadan önce, prizin voltajına dayanabileceğinden emin olun.
Speaker:Antes de conectar um dispositivo, certifique-se de que ele suporta a voltagem da tomada.
Speaker:Bunun için çalışacak bir adaptörünüz var mı?
Speaker:Você tem algum adaptador que sirva para isso?
Speaker:Portekiz'deki prizlerin voltajı nedir?
Speaker:Qual é a voltagem das tomadas em Portugal?
Speaker:Elektrik kablosunu prizden çekerken kablodan değil terminalinden çekin!
Speaker:Ao desconectar um cabo elétrico, puxe-o pelo terminal, não pelo cabo!
Speaker:Elektrik arkları çok sıcaktır ve fişe zarar verebilir.
Speaker:Arcos elétricos são muito quentes e podem causar danos a um plugue.
Speaker:Cihazları fişe takmadan veya fişten çekmeden önce kapatarak elektrik arklarından kaçının.
Speaker:Evite arcos elétricos desligando os aparelhos antes de conectá-los ou desligá-los.
Speaker:Volt çarpı amper watt'a eşittir.
Speaker:Volts vezes amperes é igual a watts.
Speaker:Elektrik, elektronların hareketinden kaynaklanan bir enerji şeklidir.
Speaker:A eletricidade é uma forma de energia resultante do movimento de elétrons.
Speaker:Elektronlar, maddeyi oluşturan atomların içinde bulunan negatif yüklü parçacıklardır.
Speaker:Os elétrons são partículas carregadas negativamente encontradas dentro dos átomos, que compõem a matéria.
Speaker:Elektrik akımları, elektronların tel gibi bir iletkenden akışıdır.
Speaker:As correntes elétricas são o fluxo de elétrons através de um condutor, como um fio.
Speaker:Metaller gibi elektrik iletkenleri elektriğin kolayca akmasını sağlar.
Speaker:Condutores elétricos, como metais, permitem que a eletricidade flua facilmente.
Speaker:Plastik gibi elektrik yalıtkanları akımların akışına karşı koyar.
Speaker:Isoladores elétricos, como plásticos, resistem ao fluxo de correntes.
Speaker:Elektrik devreleri, elektriğin bir güç kaynağından bir cihaza ve geri hareket etmesine izin veren yollardır.
Speaker:Os circuitos elétricos são caminhos que permitem que a eletricidade se mova de uma fonte de energia para um dispositivo e vice-versa.
Speaker:Yıldırım, atmosferde biriken elektrik enerjisinin boşalmasıyla oluşan elektriğin doğal bir örneğidir.
Speaker:O raio é um exemplo natural de eletricidade, causado pela descarga de energia elétrica acumulada na atmosfera.
Speaker:Elektrik, hayatı daha iyi hale getirmek için kullandığımız doğal bir olgudur.
Speaker:A eletricidade é um fenômeno natural que aproveitamos para tornar a vida melhor.