Speaker:

دعنا نذهب!

Speaker:

أنت تتحدث التركية بشكل جيد جداً.

Speaker:

Çok güzel Türkçe konuşuyorsun.

Speaker:

أخيرًا أشعر بالراحة في التحدث باللغة التركية.

Speaker:

Sonunda Türkçe konuşma konusunda kendimi rahat hissediyorum.

Speaker:

لست متأكدًا مما يعنيه إتقان اللغة التركية.

Speaker:

Türkçeyi akıcı konuşmanın ne anlama geldiğinden bile emin değilim.

Speaker:

أشعر بالراحة عند التحدث والتعبير عن نفسي باللغة التركية.

Speaker:

Türkçe konuşma ve kendimi ifade etme konusunda kendimi rahat hissediyorum.

Speaker:

ولكن هناك دائمًا أشياء لا أفهمها.

Speaker:

Ama her zaman anlamadığım şeyler oluyor.

Speaker:

أعتقد أن هناك دائمًا المزيد لنتعلمه.

Speaker:

Her zaman öğrenecek daha çok şeyin olduğunu düşünüyorum.

Speaker:

أعتقد أنه سيكون هناك دائمًا بعض المتحدثين باللغة التركية الذين لا أفهمهم تمامًا.

Speaker:

Sanırım her zaman tam olarak anlamadığım bazı Türkçe konuşanlar olacak.

Speaker:

وقد يكون هذا صحيحاً باللغة العربية أيضاً!

Speaker:

Bu Arapça için de geçerli olabilir!

Speaker:

أحيانًا أشعر أنني شخص مختلف باللغة التركية عما أنا عليه باللغة العربية.

Speaker:

Bazen Türkçede Arapça'da olduğumdan farklı biri olduğumu hissediyorum.

Speaker:

أنا أحب من أنا في كلتا اللغتين!

Speaker:

Her iki dilde de kim olduğumu seviyorum!